Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, Lazkiye ilinde meydana gelen olayların “güvenli bir şekilde atlatıldığını” duyurdu.
Sosyal medya platformlarında yayımlanan bir videoda, Şara’nın Şam’ın Mezze Mahallesi’ndeki camide sabah namazını kıldıktan sonra şiddet olaylarına dair açıklamalarda bulunduğu görülüyor.
Şara, “Kriz güvenli bir şekilde atlatıldı” diyerek, “Ülkede yaşanan zorluklar bekleniyordu. Birliğimizi ve Suriye halkı arasında sivil barışı korumalıyız” şeklinde konuştu.
PETROL ŞİRKETİNE YAPILAN SALDIRI
SANA’nın haberine göre, devrik Beşar Esad rejimi destekçileri, Lazkiye’deki SADCOP petrol şirketinin tesisine saldırı gerçekleştirdi.
Güvenlik güçleri, yaptıkları açıklamada, İdlib’den Lazkiye’ye geçerek saldırganları püskürtmek için harekete geçtiklerini belirtti.
CEBLE’DEKİ SALDIRI VE LAZKİYE’DEKİ OLAYLAR
Suriye’de devrik Esad rejimi unsurlarının 6 Mart’ta Lazkiye’nin Ceble ilçesinde düzenlediği bir saldırıda en az 11 güvenlik görevlisi hayatını kaybetmişti.
Saldırının ardından, Suriye ordusu, tanklar, zırhlı personel taşıyıcılar ve çok namlulu roketatarlar gibi ağır silahlarla donanmış yüzlerce araçtan oluşan takviye birliklerini Lazkiye ve Tartus illerine sevk ederek, devrik rejim unsurlarını yakalamak için operasyon başlatmıştı.
Operasyonlar sırasında en az 50 güvenlik görevlisi yaşamını yitirirken, uluslararası basın ve sosyal medyada bazı silahlı grupların bölgede çok sayıda sivili hedef aldığına dair haberler ve görüntüler yer aldı.
CUMHURBAŞKANI ŞARA’NIN UYARILARI
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, devrik rejim unsurlarının 6 Mart’taki saldırıda kendilerini test etmeye çalıştıklarını belirtirken, birlik ve beraberlik mesajı vererek, ülkeyi yeniden inşa etme arzusunda olduklarını ve kan dökme amacında olmadıklarını vurguladı.
Şara, bölgedeki güvenlik güçlerini devrik rejim unsurlarına karşı hızlı müdahale ve performansları için tebrik ettikten sonra şunları ekledi:
“Güvenlik güçlerine aşırılığa ve tepkide ölçüsüzlüğe izin vermemeleri gerektiğini hatırlatıyor ve bunu önlemek için çalışmalarını sürdürebilmeleri gerektiğini ifade ediyorum. Bizi düşmanlarımızdan ayıran şey, ilkelerimize olan bağlılığımızdır. Ahlakımızdan vazgeçtiğimiz an, düşmanlarımızla aynı düzeye inmiş oluruz. Düşmüş rejimin kalıntıları, bir provokasyon peşinde koşuyor; bu provokasyon, aşırılıklara yol açarak onların çıkarlarına hizmet edecek bir durum yaratmayı amaçlıyor.”
