DEM Parti Eş Genel Başkanı **Tülay Hatimoğulları**, partisinin Kars 1. Olağanüstü İl Kongresi’nde, Türkiye’deki son gelişmelere dikkat çekerek, “Bir barış süreci mi olacak, bu süreç bir barış sürecine mi evrilecek?” sorularının halkın en temel gündemi olduğunu ifade etti. Hatimoğulları, “Bu süreci yalnızca Kürt halkı izlemiyor; Türkler, Araplar ve Türkiye’deki diğer halklar da bu sürecin farkında,” dedi.
Hatimoğulları, **AA**’da yer alan habere göre, DEM Parti heyetinin **İmralı** ziyaretini değerlendirirken, “Türkiye çok acı çekti, hem Kürt hem de Türk halkı gençlerini kaybetti. Bizim en büyük arzumuz, bu kan ve gözyaşının sona ermesi ve ortak yaşamı inşa etmektir. İç barış ve Kürt-Türk ittifakının önemini büyük bir ciddiyetle vurguluyoruz,” şeklinde konuştu.
Hatimoğulları, şu ifadeleri kullandı: “Orta Doğu’nun karmaşık yapısı içerisinde, Kürt sorununun çözümünün hem Türkiye’ye hem de bölgeye sağlayacağı faydaları biliyoruz. Bu nedenle, **Meclis** barışın adresi olmalıdır. Meclis’in bu rolü üstlenebilmesi için tüm demokrasi güçlerinin ve Parlamento’da temsil edilen siyasi partilerin bu süreci sahiplenmesi şarttır. Heyetimizin ziyaretleri sırasında siyasi partilerin çözüm konusunda istekli olduklarını gördük. Çözüm için hiçbir engel yok; yeter ki devlet, çözüm ve diyalog konusunda adım atsın. Türkiye halkları ve siyasi partiler bu sürece hazırdır; bu, tarihsel bir fırsattır.”
Hatimoğulları, heyetin görüşmelere devam ettiğini bildirdi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı **Tuncer Bakırhan**, Ortadoğu’daki kaos ve krizden Türkiye’nin en az şekilde etkilenmesi için sorumluluk aldıklarını vurguladı. **Halkların Demokratik Kongresi (HDK)**’nin “Barış için 1 milyon imza” kampanyasına ilişkin toplantıda konuşan Bakırhan, hem Türkiye hem de Ortadoğu’da siyasi zeminin büyük bir kırılmayla karşı karşıya olduğunu belirtti.
Bakırhan, “Kendi iç demokrasisini ve toplumsal barışını sağlamış ülkeler, kaos ve kriz ortamından daha az etkileniyor. Biz de bu kaos ve krizden Türkiye’nin en az şekilde etkilenmesi için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getiriyoruz,” dedi.
Bakırhan, savaşın yarattığı çürüme ve yoksullaşmaya dikkat çekerek, “Demokratik bir zeminde diyalog ve müzakere ile Türkiye’nin sorunlarını çözmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Diyarbakır’daki ‘refah ve huzur’ açıklaması, toplumsal barışla mümkündür,” ifadelerini kullandı.
Bakırhan, Erdoğan’ın, “Eğer gerekli çağrı yapılırsa, kazanan Türk’üyle, Kürt’üyle tüm Türkiye olacaktır,” şeklindeki sözlerini hatırlatarak, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu çağrının muhataplarının nasıl bir yaşam süreceği konusunda güvence verecek bir merkez var mı? Bu konuda bir adres yok. Koşullar oluşsun, çağrılar yapılsın. Ülkemiz çatışmalardan ve savaşlardan arınmalı.”
HDK Sözcüsü **Ali Kenanoğlu** ise, TBMM Başkanlığına sunulmak üzere hazırlanan kampanya metnini okuyarak, tüm siyasi ve toplumsal kesimleri barışın inşası için sorumluluk almaya davet etti. Kenanoğlu, “Savaşın karanlığından çıkıp barışın aydınlığında buluşmak için bir imza da ben veriyorum,” dedi.
