Kalp Krizi Vakaları Artışta: COVID-19 ve Aşılar Üzerine Tartışmalar Devam Ediyor
Dünya genelinde ve Türkiye’de kalp krizi vakalarının sayısı hızla artıyor. COVID-19 pandemisinin başlangıcından bu yana milyonlarca insanın hayatını kurtaran aşıların, zaman zaman miyokardit (kalp kası iltihabı) ve kalp krizi ile ilişkilendirildiği bildiriliyor. Son dönemde kalp krizi geçiren Gazeteci Yılmaz Özdil ile geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Metin Arolat, Vural Çelik ve Tekin Temel‘in ardından, aşıların bu tür vakalar üzerindeki etkisine dair endişeler yeniden gündeme geldi.
Miyokardit Riski Nedir?
Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, COVID-19 aşılarının kalp hastalıkları ile ilişkilendirilmesine dair iddiaların bilimsel bir çerçevede incelendiğini belirtti. Araştırmalar, özellikle mRNA aşılarının (Pfizer-BioNTech ve Moderna) nadiren miyokardit vakaları ile ilişkili olabileceğini gösteriyor. Prof. Dr. Durdu, bu durumu daha çok genç erkeklerde ve ikinci dozdan sonra gözlemlendiğini kaydetti. “Miyokardit riski genellikle 1 milyonda 10-20 vaka civarındadır. Bu oran, COVID-19 enfeksiyonunun neden olduğu miyokardit riskinden çok daha düşüktür. Çoğu miyokardit vakası hafif seyretmekte ve tedaviye iyi yanıt vermektedir,” dedi.
Aşılar Kalp Krizi Riskini Artırıyor Mu?
Aşıların kalp krizi riskini artırdığına dair iddialara yanıt veren Prof. Dr. Durdu, bu tür söylemlerin genellikle sosyal medya ve aşı karşıtı kampanyalar yoluyla yayıldığını belirtti. “Aşıların doğrudan kalp krizine neden olduğuna dair bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır. Kalp krizleri, genellikle ateroskleroz (damar sertliği), hipertansiyon, diyabet ve sigara gibi önceden var olan risk faktörleriyle ilişkilidir,” ifadelerini kullandı.
COVID-19 Enfeksiyonunun Tehditleri
Prof. Dr. Durdu, COVID-19 enfeksiyonunun miyokardit, perikardit (kalp zarı iltihabı), pıhtılaşma bozuklukları ve kalp krizi riskini artırdığını vurgulayarak, “Araştırmalar, enfeksiyonun neden olduğu miyokardit riskinin, aşılarınkinden yaklaşık 6-7 kat daha yüksek olduğunu göstermektedir. COVID-19 kaynaklı ağır hastalık ve ölüm riskini büyük ölçüde azaltan aşılar, özellikle yaşlı ve kronik hastalığı olan bireyler için hayati önem taşımaktadır,” dedi.
Bilimsel Veriler ve İddialar
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Amerikan Kalp Derneği (AHA) ve Avrupa İlaç Ajansı (EMA) gibi uluslararası sağlık otoriteleri, milyarlarca doz uygulanan COVID-19 aşılarının faydalarının risklerinden çok daha fazla olduğunu belirtmektedir. Prof. Dr. Durdu, “EMA’nın görüşleri de aşıların güvenlik profilinin sürekli izlendiği yönündedir. Miyokardit gibi çok nadir yan etkiler tespit edilse de genel fayda-risk oranı lehinedir. Bilimsel olmayan veriler ve yanlış yorumlanan istatistikler, bu tür iddiaları desteklemek için kullanılmaktadır,” dedi. Ayrıca, aşıların yan etkileri konusunda endişe duyan bireylerin, sağlık profesyonellerine danışmasının ve güvenilir kaynakları takip etmesinin önemine dikkat çekti. COVID-19 enfeksiyonunun kalp-damar sistemi üzerindeki tehditlerinin, aşıların risklerinden çok daha büyük olduğunu vurguladı.