Ankara Üniversitesi Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Şahin, yaptığı açıklamalarda Alzheimer’ın gelecekteki en büyük sağlık sorunlarından biri olacağını vurguladı. 2050 yılı itibarıyla dünya genelinde %3-4 oranında insanın bu hastalıkla karşılaşmasının beklendiğini belirten Şahin, bunun yalnızca Amerika’da 20 trilyon dolarlık hasta bakım maliyetine yol açacağını ifade etti.
Alzheimer ve Parkinson gibi birçok nörodejeneratif hastalığın temel nedeninin hücrelerde proteinin yanlış katlanması ve birikmesi olduğunu aktaran Şahin, 10 yıllık araştırmanın ardından bu hastalıkların önlenmesine yönelik etkili bir yöntem geliştirdiklerini açıkladı.
Şahin, çalışmalarının, 50 yıldır kullanılan bir ilaçla ilgili olduğunu belirtirken, “Dünya genelinde bu konuyla ilgili 200 binden fazla yayın bulunmasına rağmen, ilacın nasıl etki ettiğine dair bilgi eksikliği vardı. Biz bu etki mekanizmasını keşfettik ve Parkinson’un oluşumundaki en önemli nedenlerden birine ışık tuttuk. Bu mekanizmanın bulunmasıyla tedavi şeması ve başlangıç noktası önemli ölçüde değişecek. Tedavi daha etkili hale gelecek. Bu mekanizmanın keşfi, halk sağlığı açısından son derece önemli bir gelişme. Üstelik cevabın Türkiye’den gelmesi de ayrı bir gurur kaynağı” dedi.
Çalışmalarının sonuçlarının, depresyon ve diğer mental hastalıkların tedavisinde de etkili olabileceğini belirten Şahin, “Nörodejeneratif hastalıklar sadece Alzheimer ve Parkinson ile sınırlı değil. Mental hastalıklarla ilgili de önemli etki mekanizmaları olduğunu düşünüyoruz. Major depresyon ve daha önce araştırılmamış olan şizofreni gibi hastalıklara da etkili bir şekilde müdahale edebileceğimizi öngörüyoruz. Bu bulguların klinik kullanıma geçmesi ve sonuçlarının gösterilmesi gerekiyor, bunu da planlıyoruz” şeklinde konuştu.
“ALZHEİMER VE PARKİNSON DEĞİL, BİRÇOK HASTALIĞI ORTADAN KALDIRACAK”
Prof. Dr. Şahin, Alzheimer, Parkinson ve diğer nörodejeneratif hastalıkların temelinde proteinlerin çökmesi olduğunu ifade ederek, “Proteinlerin normal işlevlerini sürdürebilmeleri için bozulmamış olmaları gerekir. Bozulmaları durumunda bu proteinlerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Biz, bu durumu basit bir yöntemle aşmayı başardık. Yıllardır kullanılan bir ilacın bu sistemi harekete geçirdiğini gözlemledik. Bu sistem etkinleştikçe, protein çökmesi engellenecek. Alzheimer üzerinde duruyoruz ancak kanser, diyabet gibi birçok hastalık da aynı temel sorunla bağlantılı. Bu hastalıkların da düzeltilmesi mümkün olacak. Bu buluş, sadece beyin hastalıkları ile sınırlı kalmayacak, birçok dokunun hastalığını ortadan kaldırma potansiyeline sahip” dedi.
Prof. Dr. Şahin, araştırmasının, Nature grubuna bağlı Q1 sınıfındaki Scientific Reports dergisinde yayınlandığını ekledi.
*Haberin görselleri Shutterstock ve AA’dan servis edilmiştir.
