Türkiye hızla yaşlanan nüfusa sahip ülke olarak belirlendi: BM
Türkiye, giderek yaşlanan nüfusun yarattığı zorluklarla karşı karşıya kalıyor; yaşlı vatandaşların toplam nüfusa oranının %10'u aştığını gösteren son veriler, Türkiye'nin "çok yaşlı nüfusa sahip ülke" olarak sınıflandırılmasına yol açtığını gösteriyor. BM kriterlerine göre
BM Nüfus Fonu tarafından açıklanan rakamlara göre, küresel demografi hızla yaşlanan bir nüfusa doğru kayıyor; Avrupa, nüfusunun %19'unu oluşturarak yaşlı bireylerin en yüksek oranda bulunduğu kıta olarak ortaya çıkıyor.
2023 sonu itibarıyla 85 milyonu aşan nüfusuyla Türkiye de bu küresel eğilimin bir yansıması olarak dünyayla birlikte yaşlanmaya devam ediyor. Özellikle Türkiye'de 65 yaş ve üzeri nüfus geçen yıl sonu itibarıyla 8 milyon 722 bin 806'ya ulaşarak toplam nüfusun yüzde 10,2'sini temsil etti ve bu oran Cumhuriyet tarihinde ilk kez çift haneli rakamın üzerine çıktı.
Bu dönüm noktasıyla Türkiye artık BM kriterlerine göre "çok yaşlı nüfusa sahip ülkeler" kategorisine giriyor ve bu da ülkede yaşanan ciddi demografik değişimin sinyalini veriyor.
Nüfus projeksiyonları Türkiye'nin yaşlanma gidişatına ilişkin net bir tablo çiziyor; yaşlı nüfusun toplam nüfusa oranının 2030'da %12,9'a, 2040'ta %16,3'e ve 2060'ta ise şaşırtıcı bir şekilde %22,6'ya yükselmesi bekleniyor. Cafer Tufan Yazıcıoğlu, Türkiye'yi temsil ediyor Emekliler Derneği (TÜED), Türkiye'de nüfusun diğer ülkelere göre çok hızlı yaşlandığına dikkat çekti.
Birleşmiş Milletler'in yaşlı nüfus oranı yüzde 8-10 arasında olan ülkeleri "yaşlı nüfusa sahip ülkeler" olarak sınıflandırdığını vurgulayan Yazıcıoğlu, Türkiye'nin geçen yıl yüzde 10,2'lik orana geçmesinin onu "çok yaşlı nüfusa sahip ülkeler" kategorisine soktuğunu belirtti. yaşlı nüfusu."
Türkiye, yaşlanan nüfusun etkileriyle uğraşırken, politika yapıcılar ve paydaşlar, bu demografik değişimle ilişkili çeşitli ihtiyaçlara ve zorluklara çözüm bulmak, yaşlı vatandaşların refahını ve ülkenin sosyal dokusuna dahil olmasını sağlamak için stratejiler geliştirmekle görevlendiriliyor.
Nüfusun yaşlanmasının ekonomik, sosyal ve kültürel alanlardaki çok yönlü etkisini vurgulayan Yazıcıoğlu, şöyle konuştu: "Yaşlılara yönelik yaygın olumsuz algılara rağmen, bazı ülkeler olumlu bir yaklaşım benimseyerek bu demografik değişimi etkili bir şekilde yönetiyor. Türkiye'nin BM Yaşlanma Çalışma Grubu ile işbirliği Yaşlılara yönelik kapsamlı bir insan hakları sözleşmesi hazırlanması, ileriye yönelik övgüye değer bir adımı yansıtmaktadır. Ancak, Türkiye'nin yaşlılara odaklanması ve ilk adımları umut verici olsa da, bunlar yetersiz kalmaktadır. Yaşlıların haklarının korunması için acil yasal güvenceler oluşturulmalıdır. Madde 10 Anayasamız zaten yaşlılar lehine pozitif ayrımcılığı zorunlu kılmaktadır ve bu hükümler doğrultusunda gerekli alt yasal düzenlemelerin yapılması yaşlı nüfusumuzun refahını artıracağı gibi yaşam kalitelerine de katkıda bulunacaktır."
Yazıcıoğlu, başta sivil toplum kuruluşları (STK) olmak üzere tüm paydaşların dahil olduğu kapsayıcı yasama süreçlerinin gerekliliğini vurguladı.