Türk Uzay Ajansı iklim değişikliğiyle mücadele için proje tasarlıyor
Türk Hava Kurumu Üniversitesi (THK), Türk Uzay Ajansı (TUA) ile işbirliği içinde, çöl tozu gibi aerosollerin küresel iklim değişikliği üzerindeki etkisini incelemeyi amaçlayan iddialı bir uluslararası projeye imza attı. Proje aynı zamanda uzaydan ölçümler toplayarak iklim değişikliğiyle daha etkin mücadeleye yönelik stratejiler geliştirmeyi de amaçlıyor.
Profesör Rahmi Er, üniversitenin uzay ve havacılık alanında nitelikli profesyoneller yetiştirmedeki rolünü vurgulayarak, kurumun uzayda aktif bir uydusunun bulunduğunu belirterek, üniversitenin bu alandaki faaliyetlerini ilerletme konusundaki kararlılığını vurguladı.
Er, projenin iklim değişikliği ve küresel ısınma konusunda ileri araştırmalar yaparak çeşitli tedbirlerin uygulanmasını kolaylaştıracağını açıkladı. "Küresel ısınmayı etkileyen aerosolleri izlemek ve analiz etmek için bir cihaz geliştireceğiz ve bunları dünyanın çeşitli noktalarından gözlemleyecek bir uydu inşa etmeyi planlıyoruz."
Havacılık ve Uzay Mühendisliği Bölüm Başkanı Proje Direktörü Uğur Murat Leloğlu, havada asılı duran küçük katı veya sıvı parçacıklar olan aerosollerin insan yaşamını ve çevreyi etkilemedeki önemine dikkat çekti.
Leloğlu, "Aerosoller çoğu zaman görünmez olsa da insan sağlığını etkileyebilir, alerjileri tetikleyebilir, bitkilerin ve okyanus canlılarının yaşam döngüsünü etkileyebilir."
Bu aerosollere örnek olarak puslu havalarda araba camlarında görülen çöl tozunu gösterdi.
"Şubat ayı başlarında beklenmedik derecede sıcak hava ve kuru toprak endişelere yol açıyor. Çöl tozu da dahil olmak üzere aerosoller sıcaklık ve yağış düzenlerinde önemli bir rol oynuyor. İklim değişikliği ve su kıtlığı çağında, aerosolleri anlamak ve modellemek çok önemli. Araştırmalar gösteriyor ki Leloğlu, aerosol parçacıklarının içindeki tozun bulut oluşumunu büyük ölçüde etkilediğini, dolayısıyla aerosollerin izlenmesi, özellikle su kaynaklarının azaldığı ve su ihtiyacının arttığı günümüzde bulut oluşumundaki rollerini anlamamızı geliştirebilir." dedi.
Yağmur yağdırmak için bulutlara aerosol enjekte etmek için uçakların kullanılması gibi araştırma alanlarından bahsetti ve yağışların ihtiyaç duyulduğu zaman ve yerde oluşmasını sağlamaya yönelik küresel çabaların altını çizdi.
Leloğlu, bu süreçlerin karmaşık olduğunu ve laboratuvarlarda her zaman tekrarlanamasa da zamanla standart uygulamalara dönüşebileceğini açıkladı.
Halen araştırma aşamasında olan ancak potansiyel olarak aerosollerin pratik bir uygulamasını temsil eden operasyonel tekniklere dönüşen "sağım bulutları" kavramından bahsetti.
"Yağmur yüklü bulutlar bazen yağış olmadan geçer. Bu proje, yağıştaki rollerinin anlaşılmasını geliştirmek ve gelecekteki operasyonel kararları kolaylaştırmak için doğru aerosol modelleri oluşturmayı amaçlamaktadır. Nihai hedef, bu teknolojinin ilerlemesine katkıda bulunmaktır" dedi.
Leloğlu, Asya Pasifik Uzay İşbirliği Örgütü'nün (APSCO) Aerosol İzleme Sistemi Projesi kapsamında aerosollerin izlenmesine yönelik optik cihazlar ve algoritmalar geliştirme planlarını anlattı.
Leloğlu, "Aerosolleri ölçecek ve sınıflandıracak cihazlar tasarlayacağız" dedi. "Bu cihazlar çeşitli ülkelerde konuşlandırılacak ve zamanla büyüyen bir ağ oluşturacak. NASA'nınki gibi mevcut ağlar mevcut olsa da amacımız, bu ağların kapsamadığı belirli parametrelerde ölçüm hassasiyetini artırmaktır" diye ekledi.
Aerosol optik özelliklerinin modellenmesi ve izleme teknolojilerinin hayata geçirilmesinin ardından bir sonraki aşamada benzer çalışmaların küçük uydular kullanılarak uzaydan yapılması yer alıyor.
Leloğlu, "Hava tahminlerine toz taşınması da dahil edilmeye başlandı." dedi. "Aerosollerin etkileri netleştikçe hava tahminlerinin doğruluğu artacak. Bu daha derin anlayış aynı zamanda iklim değişikliğiyle mücadele stratejilerine de bilgi sağlayacak. Ayrıca geliştirilen teknolojiler optik, meteoroloji, su kalitesi, uzay teknolojisi ve diğer ilgili alanlarda uygulama alanı bulabilir. "
APSCO'nun 500.000 ABD Doları (15,37 milyon TL) bütçeyle desteklediği APSCO Aerosol İzleme Sistemi Projesi, üniversitenin yönetiminde hayata geçirildi. TUA ve APSCO Genel Sekreteri Yu Qi tarafından koordine edilen projenin üç yıl sürmesi planlanıyor.