Ege Denizi‘nde son günlerde meydana gelen depremler, bölgedeki volkanlardan kaynaklanan endişeleri artırıyor. Son sayımlar, depremlerin sayısının bine yaklaştığını gösteriyor.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Erhan Altunel, bu durumu değerlendirdi ve dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
“DOĞA OLAYI OLARAK SÜRPRİZ DEĞİL”
Prof. Dr. Altunel, Ege Denizi’nde aktif volkanizmaya bağlı depremlerin devam ettiğini belirtti. Uzmanların, bu doğa olayının gelecekteki seyrini tahmin edebilmek için geçmiş verileri incelemekte olduklarını vurguladı. “Volkanik patlama ve depremlere neden olan jeolojik unsurların geçmişteki davranışları incelenmeden, gelecekteki aktiviteleri tahmin edilemez” dedi. Örneğin, 2023 yılında meydana gelen 7.8 büyüklüğündeki Kahramanmaraş depreminin, geçmişteki jeolojik kırılmalarla bağlantılı olduğunu ifade etti.
“VOLKANİK PATLAMA VE KÜLLERİN YÜKSEKLİĞİ”
M.Ö. 1500 yıllarında gerçekleşen büyük bir volkanik patlama sonucunda Akrotiri antik kentinin volkanik küllerle kaplandığını ve bu olayda can kaybı yaşanmadığını belirten Altunel, “Kentin sakinleri, büyük patlamadan önceki depremler sırasında kenti terk etmiş olmalılar” dedi. Patlamadan çıkan küllerin yüksekliği 35 km’ye kadar ulaşmış ve geniş alanlara yayılmıştır. Hava akımlarının etkisiyle bu küller, Karadeniz ve Akdeniz’in doğu kıyılarına kadar ulaşmıştır.
Prof. Dr. Altunel, 1995 Dinar depremine kaynaklık eden Dinar Fayı üzerinde yapılan çalışmaların, M.Ö. 1500 yıllarındaki patlamaya ait küllerin varlığını doğruladığını açıkladı. Bu volkanik patlamanın 30-40 metre yüksekliğinde tsunami dalgaları oluşturduğu ve Minoan Uygarlığı’nın bu olayla son bulduğuna dair bulgular bulunmaktadır.
Santorini çevresindeki volkanik aktivitelerin gelecekteki etkilerini tahmin etmenin zor olduğunu belirten Altunel, bölgedeki volkanizmanın geçmişteki aktiviteleri göz önüne alındığında büyük tehlikeler oluşturabileceğini vurguladı. Bu nedenle, olası tehlikelere karşı gerekli önlemlerin alınması gerektiğinin altını çizdi.
