Okul sezonunun yaklaşmasıyla birlikte, velilerin alışveriş telaşı da hız kazandı. Bu yıl serbest kıyafet uygulamasının sona ermesiyle, okul üniformaları yeniden zorunlu hale geldi. Aileler, okul çantası maliyetinin yanı sıra, forma alımında da ek bir yükümlülükle karşı karşıya kalacak. Ancak dikkat çeken bir durum var: Devlet ve özel okullar arasındaki kıyafet fiyatları arasındaki uçurum.
Fiyatlar Ne Durumda?
NTV’nin haberine göre, devlet okullarında ilkokul öğrencileri için hazırlanan bir kıyafet setinin (pantolon, kısa ve uzun kollu tişört) fiyatı 1.700 TL’ye ulaşmakta.
Parça parça alındığında, eşofman altı 650 TL, eşofman üstü 750 TL, tişörtler ise 400-450 TL arasında değişiyor. Özel okullara ait üniforma fiyatları ise oldukça yüksek: tişört 1.400 TL, eşofman altı 2.900 TL, etek 2.900 TL, uzun kollu hırka 2.350 TL, kapüşonlu 3.400 TL, şort ise 2.250 TL. Tüm parçaları almak isteyen veliler, toplamda 15.000 TL ödemek zorunda kalıyor. Üçlü set halinde alışveriş yapıldığında bile fiyat 8.000 ila 10.000 TL arasında değişiyor. Geçmiş yıllarda da özel okul formalarıyla ilgili şikayetler gündeme gelmişti.
Yeni yönetmelik gereği, üniformalar okullar tarafından belirlenecek ve özel işaret veya desenler kullanılmayacak. Ayrıca kıyafetler, okulların internet sitelerinde yayımlanacak ve dört eğitim – öğretim yılı boyunca değiştirilmeyecek. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, üniformaların “ekonomik ve sade” olması gerektiğini vurgulamıştı.
Tüm Kırtasiyeciler Derneği Başkanı Taha Keresteci, velilerin merdiven altı ürünlerden uzak durmasının önemine dikkat çekti. Keresteci, “Ürün kimliği bulunan, etiketli, ambalajlı ve güvenilir ürünleri tercih etmelisiniz” dedi. Ayrıca, boya kalemlerinde “CE” işareti, çantalarda “EN71-2”, mataralarda ise “gıda ile temas standardına uygundur” ibarelerinin kontrol edilmesi gerektiğini belirtti. Eğer satın alınan ürünün güvensiz olduğunu düşünürseniz, tuketici.gov.tr adresinden veya ALO 175 tüketici hattından şikayet edebilirsiniz.
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Ergün Kılıç ise, boya kalemleri, silgiler ve defter kaplamaları gibi ürünlerde sağlığa zararlı kimyasal maddeler bulunmaması gerektiğini vurguladı. Ambalajında üretici veya ithalatçı bilgisi olmayan, keskin koku yayan ya da açıkta satılan ürünlerden uzak durulması gerektiği uyarısında bulundu.
