Spor

Kazanan Modu: Fenerbahçe’nin İstediği Sonuç ve Maçın Analizi

Gürcan Bilgiç, Mourinho’nun maç öncesinde belirttiği gibi, tur için gereken skoru alarak İstanbul’a dönmenin peşinde olduğunu vurguladı. Ancak sahada Fenerbahçe’nin vücut dilinin, “tabela bizim olsun” mesajını verdiği gözlemlendi. Maçın 4. dakikasında Dzeko’nun fırsatçılığı sayesinde En-Nesryi’ye attırdığı gol, aslında maçı bitirdi ve Fenerbahçe, pazartesi gününün hazırlıklarına yönelmeye başladı. Kalan sürede Fenerbahçe, vitesi boşa alarak oyunu kontrol altına almakta zorlandı.

Bu durum, aslında oldukça karmaşık bir psikoloji oluşturdu. Bir yanda, maçtan umudunu kesen Galatasaray, diğer yanda ise kazasız-belasız tur bileti ile İstanbul’a dönüş planlayan Fenerbahçe vardı. Normal şartlarda, bu 90 dakikada birçok eleştiri yapılabilir. Ancak maçın aklı ve fikri, sahada değildi. Sakatlıklar nedeniyle kulübede yeterli seçenek kalmadı ve Mourinho’nun “Mert Müldür dışında hamlem yok” ifadesi, bu durumu özetliyor. Oysa ki, Dzeko’yu, Talisca veya Cenk ile koruma düşüncesi de değerlendirilebilirdi.

İki gol de defansif hatalardan kaynaklandı. Amrabat’ın topla buluştuğu anda kalecisini düşünmesi ve takımın rakip sahaya yerleştiği sırada 50 metre geriye koşması, dikkat çeken diğer bir detay oldu. Anderlecht’in oyununu bırakarak kendi sahasında duvar ören Fenerbahçe’ye karşı, Mourinho’nun bir fazla orta saha ile önlem alması gerekebilirdi. Bu durumda, topu rakibe bırakmanın ve kendi kaosuna inanmanın getirdiği bir risk de söz konusuydu. Ekstra oyuncularının maçın seyrini değiştireceği düşüncesi, tabelada istediğini almasını sağladı.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu