Dünya

İsrail, ABD-İran Müzakerelerinden Kaygılı

ABD Başkanı Donald Trump, 7 Nisan’da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Oval Ofis’te gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında, İran ile müzakerelerin başlayacağını açıkladı.

İsrail Hükümet Sekreteri Yossi Fuchs, Netanyahu’nun, Washington’un Tahran ile nükleer müzakereleri başlatma kararını Trump’tan sürpriz bir şekilde öğrendiğini belirtti.

İsrail basını, ABD ile İran arasında 12 Nisan’da Umman’da yapılan nükleer müzakerelerin ilk turunun, Tel Aviv yönetiminde endişe yarattığını aktardı.

NETANYAHU’NUN MÜZAKERELERDEN KAYGILARI

Haaretz gazetesinde yer alan Amos Harel imzalı bir analizde, Netanyahu’nun Trump ile yaptığı görüşmede sürpriz bir şekilde ABD’nin İran ile üst düzey müzakerelere başlayacağını öğrenmesinin, durumunu pek de iç açıcı hale getirmediği vurgulandı.

Harel, Netanyahu’nun müzakerelerin başarısız olmasını ummaktan başka bir seçeneği olmadığını savunarak, “Bundan sonra ne olacağı, İsrail’in endişelerine değil, Amerika ve İran’ın anlaşmaya varma yeteneğine bağlı.” ifadelerini kullandı.

Harel, Netanyahu’nun muhtemelen çevresiyle paylaştığı ancak yüksek sesle dile getirmek istemediği kaygısının, Trump’ın İran tehdidini ortadan kaldırmayacak vasat bir anlaşma imzalaması ve İsrail’in ABD’nin sert tepkisinden korkarak bunu sessizce kabul etmek zorunda kalması olduğunu belirtti.

ABD Başkanı Trump’ın öncelikle barışçıl yollarla bir anlaşmaya varılması olasılığını değerlendirmek istediğini vurgulayan Harel, “İsrail ordusu, görüşmelerin çökmesi durumunda İran’ın nükleer tesislerine yönelik bir saldırıya – ABD’nin desteği ve belki de yardımıyla – yeşil ışık yakılması ihtimaline karşı hazırlıklı olmalı.” dedi.

İSRAİL’DEN LİBYA MODELİ TALEBİ

Netanyahu’nun Washington ziyareti sonrası Axios’a konuşan isimsiz bir İsrailli yetkili, başbakanın ABD’den İran ile dolaylı müzakerelerde “Libya modelini” önermesini istediğini ifade etti.

Yetkili, “Netanyahu Libya modelini istiyor. Bu da; İran’ın nükleer programının tamamen sona ermesi demek.” şeklinde konuştu.

Başka bir Axios haberine göre, Tel Aviv yönetimi müzakerelerin başarıya ulaşacağına dair oldukça temkinli yaklaşıyor ve Beyaz Saray’ı, müzakerelerin başarısız olması durumunda askeri bir seçeneğe yönelmeye zorlamaya çalışıyor.

İsrail basını, Netanyahu’nun uzun süredir İran’ın nükleer programı için “Libya modeline” işaret ettiğini ve aksi durumda askeri seçeneğin masada tutulmasını ABD yönetiminden talep ettiğini aktarıyor.

Öte yandan, isimsiz bir İranlı yetkili, müzakereleri yürüten ABD’li özel temsilci Witkoff’un ilk turda sunduğu taslakta İran’ın nükleer altyapısının sökülmesi talebinin ve herhangi bir askeri tehdidin yer almadığını açıkladı.

Libya, Muammer Kaddafi liderliğinde, ABD ile Aralık 2003’te yaptığı anlaşmayla nükleer programını sonlandırma kararı almıştı.

İRAN’IN NÜKLEER PROGRAMI ENDİŞE YARATIYOR

Yedioth Ahronot gazetesinin haberinde, Umman’daki müzakerelerden gelen “olumlu ve yapıcı” mesajların İsrailli yetkililer arasında endişelere neden olduğu belirtildi.

ABD ile İran arasındaki dolaylı görüşmelerde, İsrail’in tek etkili çerçeve olarak gördüğü “Libya modeli”nin gündemde olmaması, Tel Aviv’de kaygı yaratan unsurlardan biri olarak öne çıktı.

İsrail’deki endişelerin başında, Trump’ın İran ile doğrudan bir çatışmadan kaçınmak amacıyla İran’a daha ılımlı bir uzlaşma sağlamayı tercih etmesi yer alıyor.

İsrailli yetkililer, İran’ın “altı nükleer bomba için gerekli kapasiteye sahip olmaya çok yaklaştığını” öne sürerken, müzakerelerden çıkacak bir anlaşmanın İran’a, Trump sonrası anlaşmayı terk ederek nükleer silah edinme fırsatı verebileceğinden kaygı duyuyor.

İsrailli yetkililerin olası bir anlaşmayı “son derece sorunlu” bulduğu ifade edildi. İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi‘nin tecrübesi ve müzakere becerileriyle öne çıktığına dikkat çekilirken, Erakçi’nin ABD heyetini manipüle ederek Trump’ı acele bir anlaşmaya ikna edebileceği veya müzakereleri geciktirebileceği konusunda endişelerin bulunduğu kaydedildi.

BÜYÜK HATA OLARAK DEĞERLENDİRİLİYOR

İsrailli Maariv gazetesine konuşan Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü’nde (INSS) kıdemli İran araştırmacısı Dr. Benny Sabti, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ile nükleer görüşmelere yaklaşımının “tehlikeli sonuçlara” yol açabileceğini öne sürdü.

Sabti, Trump’ın müzakerelerin iyi geçtiğine dair açıklamalarının zayıflık sinyali verdiğini ve İran’ın konumunu güçlendirebileceğini savunarak, “Trump zaten görüşmeleri iyi olarak adlandırarak çok büyük bir hata yaptı.” dedi.

İsrail basını, Netanyahu’nun Trump ile Beyaz Saray’da İran ile nükleer müzakereleri duyurduğu görüşmeden “eli boş döndüğünü” ve “küçük düşürüldüğünü” aktarırken, bu durumun Tel Aviv yönetimi üzerindeki baskıyı artırdığı belirtiliyor.

*Haberin görseli ShutterStock tarafından servis edilmiştir. Temsilidir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu