Doğa ile Uyumlu İş Modelleri Geliştirmeliyiz
Her yıl geleneksel olarak İsviçre’nin Davos kasabasında gerçekleştirilen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) 55. Yıllık Toplantısı, bu yıl da yoğun bir katılımla devam ediyor.
“Akıllı Çağ için İş Birliği” temasıyla düzenlenen zirveye, devlet başkanları, hükümet yetkilileri, iş dünyası liderleri, akademisyenler, medya temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve genç liderlerden oluşan 3 binden fazla kişi katıldı. Toplantılarda, küresel sorunlar ve çözüm önerileri masaya yatırılırken, sürdürülebilirlik stratejileri ile aksiyon odaklı iş birliklerinin önemi vurgulandı.
Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, bu yıl da Davos’da Türk iş dünyasını temsil eden önemli isimler arasında yer aldı. Cenk Alper, etkinliğin ikinci gününde düzenlenen ve sürdürülebilirlik konusundaki fikir önderlerinin yoğun ilgi gösterdiği “Üç Doğa Pazarıyla Uyum Sağlamak” panelinde konuştu.
Panelde, Carbon Disclosure Project (CDP) CEO’su Sherry Madera, Greenpeace İcra Direktörü Mads Christensen ve Singapur Devlet Başkanı Tharman Shanmugaratnam ile birlikte sahne alan Cenk Alper, sürdürülebilirliğin yeni bir ekonomi olarak ele alınmasının öneminin altını çizerek, şirketlerin karbon, su ve biyoçeşitlilik yönetimi konularında sorumlu davranmalarının 2050 hedefleri açısından bir zorunluluk olduğunu ifade etti.
“İŞLERİMİZ İÇİN EN BÜYÜK MALİYET, HİÇBİR ŞEY YAPMADAN SEYİRCİ KALMAK”
Cenk Alper, “Sürdürülebilirlik odaklı risklerle ilgili tartışmaların çoktan geride kaldığını söyleyebilirim. Şu anda tüm paydaşların, ortak akıl doğrultusunda fikir üretmekten ziyade aksiyon alması gereken bir dönemdeyiz. Dünyada sürdürülebilirlik odaklı yeni bir ekonomi doğuyor. Bu yeni ekonominin sunduğu fırsatları değerlendirebilmek için doğayı iş süreçlerimizle değil, iş süreçlerimizi doğayla uyumlu hale getirmeliyiz. Bunun aslında ilave bir maliyet yaratmadığını; aksine iş dünyası için en büyük maliyetin, hiçbir şey yapmadan seyirci kalmak olduğunu kavramamız gerekiyor” dedi.
Ayrıca, karbon, su ve biyoçeşitlilik konularındaki kredi ve finansman çözümlerinin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için son derece önemli olduğunu vurgulayan Cenk Alper, “Tüm bu unsurları aynı anda hayata geçirmek, bize büyük zaman kaybı yaşatabilir. Sürdürülebilirlik hedeflerinde geri kaldığımız bir dünyada, daha fazla geç kalma lüksümüz yok. Bu nedenle, adım adım ilerlemek ve bu alanı geliştirerek büyümek, tüm adımların aynı anda atılmasını beklemekten çok daha etkili olacaktır. Bu süreçte, teknoloji endüstrisinin kazanımları sürdürülebilirlik dünyası için öğretici bir rol üstlenebilir. Tıpkı teknoloji dünyasının piyasada bir ürün sunup, talebe göre sürekli geliştirmesi gibi, sürdürülebilirlik alanında da çevik iş modelleri oluşturulabilir” şeklinde konuştu.