Bakan Fidan, Johannesburg’da Nur’ul Hamidiye Camii’ni Ziyaret Etti
G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında Güney Afrika’nın Johannesburg şehrinde bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Osmanlı Sultanı II. Abdülhamid döneminde inşa edilen Nur’ul Hamidiye Camii‘ni ziyaret etti.
Bakan Fidan, X hesabı aracılığıyla yaptığı paylaşımda, “G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı vesilesiyle bulunduğumuz Johannesburg’da, Türkiye ile Güney Afrika arasındaki tarihi ve kültürel bağların sembollerinden olan Nur’ul Hamidiye Camii’ni ziyaret etme fırsatı buldum. Tarihin ve maneviyatın buluştuğu bu mekan, TİKA’nın titiz çalışmalarıyla yeniden hayat buldu. Türk ve Güney Afrikalı Müslümanların ortak mirasını yaşatan bu anlamlı esere katkı sunan herkese gönülden teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, 1884 yılında yaptırılan caminin kapısında Türk bayrağının dalgalandığını belirtti.
Nur’ul Hamidiye Camii mütevelli heyetinden Dr. Eshaam Palmer, caminin tarihini ve Türkiye ile olan bağlarını AA muhabirine anlattı. Palmer, Osmanlı Devleti tarafından Cape Town’a gönderilen Ebubekir Efendi’nin caminin yapımında önemli bir rol oynadığını ifade etti: “Ebubekir Efendi bunu göremedi ama bu cami onun soyundan gelen kişiler ve talebeleri tarafından inşa edildi.”
Palmer, Osmanlı’nın caminin inşasına maddi katkıda bulunduğunu ve Sultan II. Abdülhamid’in caminin inşasını hızlandırmak için bağışta bulunduğunu vurguladı. “Caminin ismi onun adıyla anılmaktadır,” dedi.
Bölgede Tek Sokakta Namaz Kılınan Cami
Palmer, Nur’ul Hamidiye Camisi’nin konumunun önemine dikkat çekerek, “Long Street, Cape Town gece hayatının merkezidir. Gece kulüpleri ve barlarla dolu bir yer. Bu durum güvenlik sıkıntılarına yol açıyor,” şeklinde konuştu.
Caminin 400 kişi kapasitesine sahip olduğunu ve çoğu zaman bu kapasitenin aşıldığını belirten Palmer, “Burası, bölgede insanların sokakta namaz kılabildiği tek cami. Hem cuma namazlarında hem de vakit namazlarında cemaat sokağa taşıyor. Bu nedenle hükümet yetkililerinden izinle cuma namazlarında sokağı kapatabiliyoruz,” dedi.
Bu görüntünün yoldan geçen turistleri etkilediğini ve bazılarını İslamiyet ile tanıştırdığını da ekledi.
Restorasyon Çalışmaları
Palmer, Nur’ul Hamidiye Camisi cemaatinin 2008 yılından bu yana Türkiye ile yakın ilişkiler geliştirdiğini ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın (TİKA) 2015 yılında camiyi restore ettiğini belirtti. “TİKA’nın restorasyonu oldukça kapsamlıydı; güzel hat işlemeleri, ahşap işçiliği, halılar, minber ve diğer unsurlarla birlikte gerçekleştirildi. Her zaman ihtiyacımız olup olmadığını soruyorlar. En son klimalarımızı TİKA bağışladı,” dedi.
Türk Bayrağı’nın Önemi
Palmer, Türklerin camiyi çok sevdiğini ve “Türkler bu bölgeye ne zaman gelseler, önce bu camiye geliyorlar. Burada her zaman tanıdık birilerini görebileceklerini biliyorlar,” şeklinde konuştu. Türkiye’nin Pretorya Büyükelçiliği tarafından kendilerine verilen Türk bayrağının her cuma ve önemli günlerde göndere çekildiğini belirtti: “Türk bayrağı bu caminin kapısında resmi olarak dalgalanıyor.”
Palmer, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ocak ayında camiyi ziyaret ettiğini de ekleyerek, buranın kente gelen Türk heyetleri tarafından sürekli olarak ziyaret edildiğini ifade etti.
Hanefi Camisi Olarak Biliniyor
Palmer, caminin bölge Müslümanlarınca “Hanefi Camii” olarak adlandırıldığını belirtti. 200 yıl önce Cape Town’daki Müslümanların büyük çoğunluğunun Şafi mezhebini takip ettiğini, ancak 1863’te bölgeye gelen Osmanlı alimi Ebubekir Efendi’nin Hanefi mezhebini tatbik ettiğini vurguladı. Bu caminin, şehirdeki ilk Hanefi camisi olduğunu ifade eden Palmer, burada mezhep ayrımı gözetmeden ibadet edildiğini de sözlerine ekledi.
Günümüzde cami cemaatinin %80’inden fazlasının yabancılardan oluştuğunu belirten Palmer, camide her mezhepten insanın namaz kıldığını kaydetti.