**Prof. Dr. Balık**, son günlerde hastane başvurularında en çok **grip virüsü** vakalarının öne çıktığını belirtti.
Ayrıca, **Covid-19** vakalarının da devam ettiğini ifade eden Balık, toplumun büyük bir kısmının bu hastalığa karşı bağışıklığa sahip olması nedeniyle **salgın** düzeyinde bir Covid vakası beklemediklerini vurguladı.
Balık, **nezle virüslerinin** de yaygın olarak görüldüğünü aktararak, “**Respiratuar Sinsityal Virüsü** (RSV) vakalarını da zaman zaman dalgalanma şeklinde gözlemliyoruz. Özellikle nüfus hareketliliğinin fazla olduğu bayramlar, okulların açıldığı dönemler ve yılbaşı sonrası gibi zaman dilimlerinde bu virüsler nedeniyle enfeksiyonlarda belirgin artışlar görüyoruz” dedi.
Grip vakalarının paniğe yol açacak bir durum olmadığını ifade eden Balık, “Şu anda mevsim normalleri düzeyinde bir artış var. Panik yapmamıza gerek yok, çünkü salgın seviyesinde bir artış söz konusu değil. **Korunma tedbirlerine** devam etmemiz önemli” diye konuştu.
Prof. Dr. Balık, hangi viral enfeksiyon olursa olsun, altta yatan hastalığı bulunan bireylerin iyileşme süreçlerinin ve komplikasyon risklerinin daha uzun sürdüğünü belirtti. Nüfus hareketliliğinin arttığı dönemlerde, insanların ardı ardına birden fazla virüs kapabileceğini vurgulayan Balık, “Bu virüsler benzer belirtiler gösterdiği için hastalığın uzadığı düşünülüyor. Uzun sürmenin bir diğer nedeni ise **sinüzit** ve **zatürre** gibi komplikasyonların gelişmesidir” değerlendirmesinde bulundu.
ÇOCUKLAR VİRÜSÜ EN FAZLA BULAŞTIRAN GRUP
Risk grupları hakkında bilgi veren Balık, alerji hastaları, 65 yaş üstü bireyler, alerjik astım ve bronşit hastaları, kanser tedavisi görenler, kalp yetmezliği, kronik akciğer hastalığı ve diyabeti olan kişilerin bu grupta yer aldığını bildirdi.
Bu gruptaki bireylerin viral enfeksiyonlarla karşılaştıklarında iyileşme süreçlerinin daha uzun sürdüğünü ve komplikasyonların daha ağır seyrettiğini söyledi. Balık, virüslerin yayılımının en fazla **okullarda** çocuklar arasında olduğunu belirtti. “Çocuklar, virüsleri okullarda birbirlerine kolayca bulaştırıyor. Sonrasında evde ebeveynlerine de bulaştırıyorlar. Viral enfeksiyonların artışıyla birlikte toplumda hasta sayısı arttıkça **antibiyotik** kullanımı da yükseliyor. Bu durum son derece yanlış” ifadelerini kullandı.
Balık, okulların yarı yıl tatiline girmesine kısa bir süre kaldığını hatırlatarak, “Ara tatillerde nüfus hareketliliği artıyor. Dönüşte çocuklar bir araya geldiğinde enfeksiyonlar birbirine geçiyor. Herkesin farklı yerlerden getirdiği enfeksiyonlar birbirine aktarılıyor” dedi.
ANTİBİYOTİKLERİN VİRÜSLER ÜZERİNDE ETKİSİ YOK
Prof. Dr. Balık, hastalıkların nedeninin virüsler olduğunu belirterek, bu süreçte antibiyotik kullanılmaması gerektiğini vurguladı: “Antibiyotikler kesinlikle virüslerde etkili değildir. Bu nedenle çocuklara antibiyotik verilmemesi gerekiyor. Hekim yazsa bile sorgulamak önemlidir. Ebeveynler, ‘Bakteriyel enfeksiyon olduğundan emin misiniz?’ sorusunu hekimlerine sormalıdır. Hekimlerin de bakteriyel enfeksiyondan emin olmadıkça antibiyotik yazmamaları gerekiyor. Türkiye, antibiyotik kullanımında Avrupa’da en yüksek orana sahip. Gereksiz antibiyotik kullanımı ciddi zararlar doğurabilir. Bu durum yalnızca ekonomik kayıplara değil, antibiyotiklere direnç gelişmesine de yol açarak, bu ilaçların etkisiz hale gelmesine sebep olabilir.”
