Ekonomi

10 Yıl İçinde 5 Dolar Trilyoneri Olacak mı?

Oxfam, İsviçre’nin Davos kentinde başlayan Dünya Ekonomik Forumu (WEF) yıllık toplantısında, “Sömürgeciliğin Adaletsiz Yoksulluğu ve Haksız Zenginliği” başlıklı kapsamlı bir eşitsizlik raporu yayımladı.

İlgili Makaleler

Rapora göre, dünya genelindeki milyarder sayısı 2023’te 2.565 iken, 2024’te bu rakam 204 artarak 2.769’a ulaştı. Milyarderlerin toplam serveti ise bir yıl içinde 13 trilyon dolardan 15 trilyon dolara yükselerek, kayıtlara geçen en büyük ikinci yıllık artışı oluşturdu.

Milyarderlerin servetindeki artışın 2024’te, 2023’e göre üç kat hızlandığı belirtilirken, Dünya Bankası verilerine göre yoksulluk sınırının altında yaşayan insanların sayısının 1990 yılından bu yana hemen hemen sabit kaldığı ifade edildi.

Yoksulluğu azaltma çabalarının durma noktasına geldiği vurgulanan raporda, dünya genelinde 3,6 milyar insanın günlük 6,85 doların altında bir gelirle yaşadığı ve bu oranın dünya nüfusunun %44’ünü temsil ettiği kaydedildi.

Raporda, “Giderek artan bu servet yoğunlaşması, milyarderlerin endüstriler ve kamuoyu üzerindeki etkisinin giderek arttığı tekelci bir güç oluşmasına yol açmaktadır.” denildi.

Milyarderlerin Servetleri Günde Ortalama 100 Milyon Dolar Arttı

Oxfam raporunda, dünyanın en zengin 10 kişinin servetlerinin geçen yıl günlük ortalama 100 milyon dolar arttığı ve bu kişilerin servetlerinin %99’unu kaybetseler bile milyarder olarak kalacakları ifade edildi.

Raporda, önümüzdeki 10 yıl içinde 5 dolar trilyonerine sahip olunacağı tahmininde bulunulurken, milyarderlerin servetinin %60’ının “artık miras, tekel gücü veya tanıdık bağlantılarından” kaynaklandığına dikkat çekildi.

“Haksız servet ve sömürgecilik, milyarder servet birikiminin iki ana itici gücü olarak karşımıza çıkmaktadır.” ifadesi raporda yer aldı.

Bugün milyarderlerin servetinin %36’sının “artık miras” yoluyla elde edildiği belirtilirken, Avrupa’daki süper zenginlerin çoğunun geçmişteki sömürgecilik faaliyetlerinden yararlandığı ifade edildi. Örneğin, Fransa’nın milliyetçi sağının hizmetine sunan milyarder Vincent Bollore’nin serveti kısmen Afrika’daki sömürgecilik faaliyetlerinden elde edilmiştir.

Bu servet edinme dinamiğinin günümüzde “modern sömürgecilik” olarak devam ettiği değerlendirmesi raporda yer buldu. Küresel Güney‘den Küresel Kuzey‘deki ülkelere büyük miktarlarda para akışı devam ediyor.

– Zenginler 2023’te Finans Sistemi Aracılığıyla Küresel Güney’den Saate 30 Milyon Dolar Çekti

Raporda, ABD, İngiltere ve Fransa gibi Küresel Kuzey ülkelerindeki en zengin %1’lik kesimin, 2023’te finans sistemi aracılığıyla Küresel Güney’den saatte 30 milyon dolar çektiği bildirildi.

Küresel Kuzey ülkeleri, küresel nüfusun yalnızca %21’ini oluştururken, küresel servetin %69’unu, milyarder servetinin %77’sini kontrol etmekte ve milyarderlerin %68’ine ev sahipliği yapmaktadır.

Raporda, hükümetlerin eşitsizliği azaltmak ve aşırı zenginliği sona erdirmek için hızlı bir şekilde harekete geçmeleri gerektiği vurgulanarak, en zenginlerin vergilendirilmesi, vergi cennetlerinin ortadan kaldırılması ve ekonomik sistemlerin eşitsizliği azaltacak şekilde düzenlenmesi gerektiği belirtildi.

Oxfam raporunda, “Güney’den Kuzey’e servet akışına son verilmelidir. Borçlar iptal edilmeli ve zengin ülkelerin ve şirketlerin finansal piyasalar ve ticaret kuralları üzerindeki hakimiyetine son verilmelidir.” değerlendirmesi yapıldı.

Oxfam International İcra Direktörü Amitabh Behar, rapora ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Küresel ekonomimizin ayrıcalıklı bir azınlık tarafından ele geçirilmesi, bir zamanlar hayal bile edilemeyecek boyutlara ulaştı. Milyarderleri durdurmadaki başarısızlık, şimdi yakında trilyoner olacakları doğuruyor. Milyarderlerin servet biriktirme hızı üç kat artmakla kalmadı, güçleri de arttı.” ifadelerini kullandı.

Vergilendirilmemiş milyarlarca dolarlık miras, servet ve gücün birkaç kişinin elinde kilitli kaldığını belirten Behar, “Her ülkede öğretmenlere yatırım yapmak, ilaç satın almak ve iyi işler yaratmak için umutsuzca ihtiyaç duyulan para, süper zenginlerin banka hesaplarına hortumlanıyor. Bu sadece ekonomi için kötü değil, insanlık için de kötü.” değerlendirmesinde bulundu.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu