İsrail’in Dijital Savaş Hazırlığı: Süper Bilgisayar Projesi
İsrail, askeri gücünü daha da artırmak ve gelecekteki savaşları yapay zeka destekli teknolojilerle yürütmek amacıyla devasa bir süper bilgisayar inşa etmeye hazırlanıyor.
ABD merkezli Hewlett-Packard (HP) tarafından geliştirilecek bu sistem, İsrail’in istihbarat ve askeri yeteneklerini ileri bir seviyeye taşıyacakken, bölgedeki ülkeler için büyük bir tehdit oluşturacak.
İsrail, işgal altındaki Filistin topraklarındaki askeri operasyonlarını daha da sofistike hale getirmek için süper bilgisayar teknolojisine önemli yatırımlar yapıyor. Yapay zeka destekli bu sistem, büyük veri analizi yaparak savaş alanındaki operasyonları yönetmeyi, istihbarat toplama süreçlerini hızlandırmayı ve düşman hareketlerini önceden tahmin etmeyi hedefliyor.
Milyonlarca şekel değerindeki bu süper bilgisayar, İsrail ordusunun ulusal güvenlik altyapısının önemli bir parçası olacak. Ancak projenin altyapısını kurma ihalesinin özel bir şirkete verilmesi, İsrail içinde tartışmalara yol açmış durumda. İsrail’in devlet savunma sanayi kuruluşu Rafael, projenin kendisine verilmesi gerektiğini savunarak güvenlik riskleri konusunda uyarıda bulundu.
Bir İsrailli savunma sanayi yetkilisi, “Özel şirketler, devlet kontrolündeki askeri sanayinin sahip olduğu güvenlik altyapısına sahip değil. Bu tür firmalar, gelecekte başka ülkelerden projeler aldığında İsrail’in hassas askeri bilgilerini riske atabilir.” şeklinde konuştu.
Ancak İsrail ordusu ve HP, daha hızlı ilerlemek amacıyla bürokratik engelleri aşmak için özel bir firma seçmeyi tercih etti.
Süper Bilgisayarın Temel Amacı
İsrail, son beş yıldır bu projeye büyük bütçeler ayırıyor. Yeni sistemin savunma, akademik araştırmalar ve özel teknoloji şirketleri tarafından kullanılacağı belirtiliyor. Ancak asıl hedef, askeri istihbarat ve yapay zeka tabanlı savaş yönetimi olacak.
Sistem, on binlerce işlemciden oluşan yüksek kapasiteli bir ağ üzerinden büyük veri analizi yapabilecek. İsrail, bu bilgisayarla savaş sahasındaki drone operasyonlarını yönetmeyi, hedef tespit süreçlerini hızlandırmayı ve düşman hareketlerini önceden belirleyerek saldırıları daha “etkili” hale getirmeyi amaçlıyor.
Bu gelişme, İsrail’in savaş teknolojilerini tamamen dijitalleştirerek, askeri operasyonlarını yapay zeka destekli sistemlerle yürütmeye hazırlandığını gösteriyor.
Bölge için Tehdit: Dijital Savaşın Yeni Dalgası
İsrail’in bu tür ileri teknoloji sistemlere sahip olması, Orta Doğu’daki asimetrik savaş dengesini daha da bozabilir. Yeni süper bilgisayar, siber savaş yeteneklerini artırarak, Filistin, İran ve diğer bölgesel güçler için büyük bir tehdit oluşturabilir.
Özellikle İsrail’in yapay zeka destekli hedef belirleme sistemleri, savaşlarda sivil kayıpları önlemek yerine saldırıları daha ölümcül hale getirmek için kullanılabilir. İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği saldırılarda yapay zeka destekli sistemleri kullandığı zaten biliniyor. Yeni süper bilgisayarın, bu saldırıları daha da “etkin” ve “otomatik” hale getirmek için kullanılacağı açıkça görülüyor.
Bunun yanı sıra İsrail, kuantum bilgisayar teknolojisine de yatırım yaparak siber savaş kabiliyetlerini bir adım öteye taşımayı hedefliyor. Kuantum bilgisayarlar, düşmanların şifreleme sistemlerini saniyeler içinde kırabilecek, askeri haberleşmeleri ele geçirebilecek ve istihbarat operasyonlarında İsrail’in elini güçlendirebilecek.
Bölgedeki ülkelerin, İsrail’in bu teknolojik üstünlük arayışına karşı nasıl bir strateji geliştireceği büyük bir belirsizlik taşıyor. Ancak açık olan bir gerçek var ki, bu tür projeler yalnızca İsrail’in güvenliğini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda Orta Doğu’daki savaşları daha karmaşık, daha dijital ve çok daha yıkıcı hale getirecek.
İsrail, işgal politikalarını sürdürebilmek için yapay zeka ve süper bilgisayarları birer “savaş makinesine” dönüştürmeye devam ediyor. Uluslararası toplum bu gelişmelere karşı ne yapacak? Yoksa bu sessizlik, İsrail’in yeni nesil savaş suçları işlemesine sessiz kalınacağının bir göstergesi mi?